Malatya'mız darbeye ölümüne karşı çıkmıştır

Ak Parti Malatya Battalgazi İlçe Başkanı Basri Kahveci 15 Temmuz darbesini yıldönümüne ilişkin yayınladığı mesajında şu ifadelere yer verdi; 'Ülkemizin kutlu yürüyüşünü engellemek isteyenlerin azgın piyonları olan bir grup Fethullahçı Terör Örgütü (FETÖ) üyesi, 15 Temmuz akşamı devletimize, vatanımıza ve milletimize karşı hain bir darbe girişiminde bulundu. TSK içerisindeki asker üniforması giymiş bu grubun hainliğine karşı, milletimiz birlik olarak tarihe geçecek destansı bir direniş ile darbe kalkışmasına dur demiştir. Tankın, topun, uçağın, helikopterin, tüfeğin karşısına sadece ve sadece imanıyla, inancıyla, yüreğiyle dikilen milletimiz, 15 Temmuz silahlı darbe girişimini bozguna uğratmıştır.
15 Temmuz'da iradesini bir avuç darbeciye çiğnetmeyen,kalkışmanın yaşandığı ilk dakikalardan itibaren sokakları,meydanları hınca hınç dolduran  Malatya'mız ölüme meydan okuyan yiğit duruşuyla,gün Milli iradeye sahip çıkma günüdür"diyerek meydanları darbecilere teslim etmemiştir.İlk andan itibaren kararlı duruşunu ortaya koyan,meydanları dolduran,sokakları darbecilere bırakmayan Malatya'lı kardeşlerimiz seslerini tüm dünyaya duyurarak darbecilere karşı can-ı pahasına mücadele etmiştir.
15 Temmuz darbe girişiminin başarısızlığa uğraması devletini, vatanını sahiplenen bu milletin karşı koyması ile gerçekleşmiştir.Tüm dünya şunu görmüştür ki; milletimiz geleceğine karşı yapılacak olan hiçbir darbeyi kabul etmeyecektir. Türkiye Milleti, yekvücut olduğunu, 15 Temmuz’da etnik, dini ve mezhepsel ayrımlara gitmeden tüm dünyaya “vatan nasıl müdafaa ediliri” göstermiştir.
Kim ne hesap yaparsa yapsın ve kim ne derse desin;Milletimiz 15 Temmuz’da sokağa çıkmış, canını feda etmekten kaçınmamış, tanklara, tüfeklere kafa tutmuştur. Son yurduna, son bayrağına, son dinine, son vatanına sahip çıkmıştır.
15 Temmuz, Milli Mücadele’den sonra; ezanın, bayrağın, imanın, vatanın yeniden aynileştiği, birbirine sarıldığı ve bir İslam yurdunun, bir milletin bağrından çıkan haykırışla yeniden “Ben varım” dediği gecedir.
 Şairin “Şehidler tepesi boş değil” haykırışının bir kere daha ispatlandığı gecedir. Ezanların, salaların, “Ya Allah bismillah, Allahüekber” nidalarının ebedi bir İslam mührü olarak bu ülke insanının yüreğine kazındığı gecedir. Bir diriliş gecesidir.
Unutulmamalıdır ki;Türkiye yaşadığı sorunlara ve zorluklara rağmen, kazandığı siyasi istikrar ve güçlü ekonomisi ile yoluna devam etmektedir. Bu kutlu yürüyüşe çelme takmak isteyenler, çomak sokmak isteyenler, sekte vurmak isteyenler şunu iyi bilmelidir ki, milletimizin artık geri adım atmaya tahammülü yoktur ve asırlardır olduğu gibi vatanını; malı, canı ve kanı pahasına müdafaa edecek, ileriye doğru taşımak için elindeki tüm fırsatları seferber edecektir.Bunun en somut örneğini tüm dünya 15 Temmuz diriliş gecesinde görmüştür.
Türkiye 15 Temmuz gecesi Dünya’nın gönderine şerefli bir direniş bayrağı çekmiştir. Küresel efendilere karşı mücadelede, mazlum halklara umut ve cesaret olarak doğan yeni bir güneştir bu bayrak, kutlu olsun!
15 Temmuz şehitlerimizi rahmet ve minnetle yâd ediyorum. Gazilerimize şifalar diliyorum. Rabbim yar ve yardımcımız olsun'